Our Souls at Night (Ruhların Sonbaharı), Kent Haruf‘un aynı adı taşıyan romanından Scott Neustadter ve Michael H. Weber tarafından uyarlanan, Ritesh Batra tarafından yönetilen, Jane Fonda ve Robert Redford‘un başrollerini paylaştığı 2017 yapımı film, Netflix filmi.
İlk olarak Venice Film Festivalinde gösterilen Our Souls at Night, ardından Netflix‘te yayınlandı. Her ikisi de oscar ödüllü oyuncular olan Jane Fonda ve Robert Redford uzun yıllar sonra yeniden beraber kamera karşısında. Barefoot in the Park (1967) ve The Electric Horseman (1979) gibi filmlerde beraber izlediğimiz ikili -o zaman ki hallerini görüp üzerinden 40 – 50 yıl geçtiğini bilerek onları izlemek gerçekten hoş- Our Souls at Night‘da uzun yıllardır yalnız yaşayan iki komşuyu canlandırıyor.
Louis Waters (Robert Redford) bir gece evinde -yalnız- otururken kapısı çalar ve gelen komşusu Addie Moore‘dır. (Jane Fonda) Uzun zamandır her ikisininde yalnız olduklarından, uzun zamandır birbirlerini tanıdıklarından -evet 50 yılı var- bahseden Addie, Louis‘e beraber uyumayı teklif eder ve ekler mesele seksle ilgili değil, mesele geceyi atlatabilmek. Bu teklif karşısında doğal olarak şaşıran Louis, bir süre düşündükten sonra Addie‘nin teklifini kabul eder.
Her ikisi içinde ilginç olan bu durum birbirlerini yakından tanıdıkça, sohbetleri derinleştikçe, geçmişte yaptıkları hataları yargılamadan dinleyince ikili arasında bir bağ oluşur. Beraber daha fazla vakit geçirmeye başlarlar. Birde ikiliye Addie‘nin yedi yaşındaki torunu eklenince adeta gençlik yıllarına dönerler.
Our Souls at Night, insanın birinin dostluğuna, onun hatalarını kabul edecek, yaptıklarından dolayı yargılamayacak, sevip saygı duyacak birine ihtiyaç duymasını çok güzel bir şekilde anlatıyor. Sıcak, samimi bir film. İzlerken tebessüm ettiriyor. İzlemeniz gereken bir film. Fragmanını aşağıya ekliyorum.
Görsel: Photo by Kerry Brown – © 2017 – Netflix