Daybreak 1. Sezon İnceleme

Brian Ralph‘ın Daybreak adlı çizgi romanından uyarlanan korku-komedi karışımı seride gizemli bir patlama sonrası gençlerin, ergenlerin, hayatta kaldığı (18 yaş altı) ve yetişkinlerin öldükleri yada zombi benzeri Ghoulie –gülyabani– adı verilen yaratıklara dönüştüğü bir post-apokaliptik geleceğe adım atıyoruz.

Sıradan bir lise öğrencisi olan Josh Wheeler‘ın (Colin Ford) hayatı yukarıda bahsettiğimiz gizemli patlama sonucunda tamamen değişiyor. Tek amacı hayatta kalmak ve sevdiği kız olan Sam Dean‘i (Sophie Simnett) bulmak olan Josh Wheeler günlerini I Am Legend‘daki Robert Neville (Will Smith) gibi istediğini alıp, arabalara binip kafasına eseni yaparak geçiriyor. Tek fark hayatta kalan yalnızca o değil. Bundan zaten bahsettik gençler, çocuklar, Sam Dean falan.

Diğer çocuklar ilgi alanlarına, arkadaş çevrelerine göre kabilelere ayrılmış ve kendi bölgelerini belirlemiş durumdalar. Golfçüler, ponpon kızlar, nerdler bunlardan bir kaçı. Josh gibi tek başına dolaşanlarda yok değil tabii. Kısa bir sürenin ardından Josh’ın yolu dahi çocuk Angelica Green (Alyvia Alyn Lind) ve günahlarının bedelini ödemek için barış yemini etmiş samuray Wesley Fists (Austin Crute) ile kesişir ve ister istemez bir takım haline gelirler.

Zombi kıyametlerine artık o kadar sık rastlıyoruz ki sanırım böyle bir gerçekte yaşansa herkes az biraz ne yapacağını biliyordur. The Society, The 100 ise çocukların -gençlerin- odak noktasında olduğu hayatta kalma savaşı verilen yapımlardan ilk olarak aklıma gelenleri.

Peki o zaman Daybreak‘in özelliği ne? Daybreak aslında kesinlikle izlemeniz gereken, günlerce konuşulacak ve izlerken ya da aklınıza geldiğine auuv, vuoa veya ouav gibi sesler çıkaracağınız bir yapım değil. Ama eğlenceli, en azından ben izlerken eğlendim. Ortalıkta gezen zombi vari yaratıklar ve tek yaptıkları son düşüncükleri bir kaç cümleyi tekrarlamak ve beslenmek. Öyle ki ısırıkları bile öldürücü değil. Yani öyle kafasına kafasına vurup haydi gidip iki üç zombi avlayalım da neşemiz yerine gelsin gibi bir durum yok. Daybreak‘de bizim olduğumuz gibi post-apokaliptik yapımlara son derece aşina bir nesil var. Olayın absürtlüğünün farkındalar ve buna göre davranıyorlar. Yapımı eğlenceli hale getiren en önemli nokta ise başta Josh Wheeler olmak üzere karakterlerin sık sık dörcüncü duvarı yıkarak seyirciyle diyaloğa girmesi. Özellikle Angelica‘nın kendisini anlattığı 4. bölüm oldukça iyi. Gerçi Angelica karakteri başlı başına çok hoşuma gitti. Daha önce Walk. Ride. Rodeo.‘da karşımıza çıkan Alyvia Alyn Lind tarafından canlandırılan Angelica Green hayatta kalanların en küçüğü ve en zekisi. Josh’ın ekibine sonradan katılacak olan Eli Cardashyan‘ın (Gregory Kasyan) yanı sıra hayatta kalmayı başarmış yetişkinlerden olan okul müdürü Michael Burr (Matthew Broderick) ve biyoloji öğretmeni Ms. Crumble (Krysta Rodriguez) karakterleri ve oyunculukları ile seriye büyük katkıda bulunuyorlar.

Yazıyı spoilersız bir şekilde tamamladım sanırım. Bahsetmeyi unuttuğum bir nokta olmaması için hızlıca üzerinden geçelim. Ergenler hayatta, yetişkinler zombi. Zombi değil zombimsi gülyabaniler. Hayatta kalanlar kendi aralarında gruplara bölünmüş durumdalar. Sürekli 4. duvarı delerek delik deşik hale getirmiş olan Josh Wheeler ve kıyamette bile peşinden koştuğu sevgilisi Sam Dean. Ve yaşından büyük işler başaran Angelica. Evet sanırım bahsetmek istediğim her şeyden söz etmişiz. Birde son olarak seride o kadar çok popüler kültür göndermesi var ki a bu şu, o o da bu derken yeter diye bağırasım gelmedi değil. Spoiler sayılabilecek olaylar hakkında konuşmaya yorumlarda devam edebiliriz.

Son olarak blogda şahsi görüşlerime yer verdiğime göre rahatlıkla söylebilirim ki ben sevdim. İzlerken eğlendim ancak ilk bölümdeki Josh Wheeler‘ın o istediğini yapan, kıyametin tadını çıkaran halinden ilerleyen bölümlerde eser kalmıyor. Sanırım bu şekilde gitse daha iyi olabilirdi. Ayrıca sürpriz sonlu biten ilk sezonun ardından, eğer gelirse, ikinci sezonunun apayrı bir hal alacağını düşünüyorum Daybreak iptal edildi. Sizi fragmanla baş başa bırakırken, Daybreak‘i izleme konusunda da son karar yine sizin.