Quicksand (Bataklık), Netflix’in ilk İsveç yapımı serisi.
Malin Persson Giolito‘nun orijinal adı “Störst av allt” olan “Quicksand” adlı suç romanından uyarlanan -Türkçe olarak Bataklık adıyla Yabancı Yayınları tarafından yayınlanmış.- dizinin ilk sezonu altı bölümden oluşuyor ve bir sezon içerisinde başlayıp son buluyor.
Bir okulda yaşanan silah saldırı sonucunda 18 yaşındaki Maja (Hanna Ardéhn), kendisini; cinayet, cinayete teşebbüs, cinayete yardım ve yataklık gibi suçlardan yargılanır vaziyette bulur. Silah seslerinin ardından yerde yatan insanlar ve kanlar içindeki Maja ile başlayan dizinin, Maja‘nın hayatta kalması ve suça dahil olduğu şüphesi ile yargılanmasıyla devam ediyor. Adım adım olayın nasıl gerçekleştiğini ve Maja‘nın erkek arkadaşı Sebastian (Felix Sandman) ve en yakın arkadaşı Amanda‘yı (Ella Rappich) kasten öldürüp öldürmediğini öğrenmeye çalışıyoruz.
Maja suçlu mu yoksa masum mu?
Olayın öncesindeki süreci öğrenmeye ise Amanda ve Sebastian‘ın inişli çıkışlı ilişkilerinin başlangıcından itibaren başlıyoruz ve korkunç olayın yaşandığı sınıfa kadar devam ediyoruz.
Altı bölümden oluşan hikaye “Acaba o sınıfta tam olarak ne oldu?, İsteyerek mi yaptı?” derken hızlı bir şekilde izleniyor. Üstelik başta da söylediğim gibi ilk sezon sonunda olayın nasıl gerçekleştiğini öğreniyoruz. İkinci sezon için Netflix‘in ne düşündüğünü, başka bir olaya mı yoksa bu olayın saklı bir tarafı mı var bilemiyorum ama ilk sezon gayet tatmin edici bir seyir sunuyor. İzlemenizi tavsiye edebileceğim bir yapım Quicksand yada Bataklık. İzledikten sonra görüşlerinizi yorumlarda paylaşırsanız sevinirim.
Görsel: Netflix
“Quicksand (Bataklık) İnceleme” üzerine 2 görüş